top of page

Şebnem’in De Dediği Gibi: Ben Hiç, Ben Oldum Mu?


Şebnem Ferah.
Şebnem Ferah

Ben Hiç ''Ben'' Oldum Mu?


Yıllar oldu, aynı soru… Soru aynı fakat her yeni yılda cevabı değişiyor sanki. Ne yılı yahu, her ay değiştirip duruyorum. Bu olmadı diğeri, yok virgülünün yerini beğenmedim, uymadı buraya. Sessiz ünsüzler dediğimiz harflerin yan yana gelmesini sevmiyorum, kaç kere tekrarlayacağım? Daha kaç kere tekrarlayacağım aynı soruyu, döne dolaşa. Neden vermiyor cevabı elime, nazlanıyor mu? Fazla naz âşık usandırır derler bizim oralarda, haberi yok mu? Sadece ben de sormuyormuşum hem, geçenlerde okumuştum. Yaşayan herkes soruyormuş, sormalıymış da. Sormazsak kayboluyormuşuz, garip kekremsi bir tat kalıyormuş insanın ruhunda, öyle dedi uzmanın biri, bu konuda nasıl uzman olunursa… Bir de bu bizim kek yapar gibi, üç adet yumurta bir su bardağı süt, şekeri çırp sonra bekle bakalım kabarsın benzeri bir şey değilmiş. Çok önceleri oluşuveriyormuş ya, daha yürümeyi bile öğrenemeden. Şaşırdım, ben o zamanları hatırlamam ki, sadece ben değil kimse hatırlamaz. Sorulur mu şimdi öylece ‘’Peki ben ağladığımda nasıl karşılıyordunuz?’’ ‘’Demek tutturdum üçüz oyuncak bebek istiyorum diye de başınızın etini şişirmişim…’’


Gülerler buna, ben de güldüm.


Birinci Tekil Şahıs: Benlik Algısı


Benlik algısı, bireyin kendi benliğine ilişkin bütün bilgisinin kaynağı olarak tarif edilir. ''Ben kimim?'' , ''Nasıl bir insanım?'' , ''Nasıl bir insan değilim?'' , ''Tutkularım ve güdülerim neler?'' , ''Güç kaynaklarım neler?'' , ''Nelerden hoşlanırım?'' gibi milyonlarca soruyu içinde barındıran bu kavram, benliğimizdir. Başınıza gelen olayları nasıl yorumladığınız, neleri seçtiğiniz ve nelerden vazgeçtiğiniz benlik algınızla ilgilidir. Benlik algımız, doğduğumuz andan beri oluşmaya ve gelişmeye başlar, yaşam boyu da şekillenir. Toplum, ebeveyn, arkadaşlar ve kültürel değerler bu benlik algısının oluşumuna katkı sağlar.


Ben’deki Hangisi?


İyi gelişmiş benlik algısı, kişinin kendisiyle ilgili sorulara cevap bulabilmesiyle ve sınırlarını bilmesiyle alakalıdır. Başkalarından kolayca etkilenmeyen, kendine güvenen genellikle özgüvenleri yüksek olan kişiler bu grupta yer almaktadır. Cevaplar olumlu olmak zorunda değildir, ama cevaplar vardır.


Zayıf benlik algısı ise, etrafındaki kişilere göre değişen, kendi kararlarını almakta zorlanan kişiler için geçerlidir. Kendilerini tanımak için yeterli içgörüye sahip değillerdir bu sebeple çevrelerine göre şekillenmişlerdir.


Sağlıklı insanların kendilerinin ideal kavramı altında elde edebilecekleri hedeflere ulaşmaları beklenir. Bireyin kendisini tanıyarak tatmin olmaması önemlidir. Bu süreç bireye nesnel bir perspektif öğretmeyi gerektirir ve bu süreçte kendinizden memnun olmanız ve kendinizi sevmeniz gerekir. Kendinizle barışık olmak, başkalarıyla olumlu ilişkiler kurmanızı ve bu ilişkilerden memnuniyet duymanızı sağlar (2).


Benlik Algısı.
Benlik Algısı

Benlik Kehaneti


Kendini gerçekleştiren kehanet olarak da bilinen benlik kehaneti, adını Yunan mitolojisindeki Pygmalion’dan alır. Bu mitolojide, Pygmalion kendini aşka kapatır ve kendine bir heykel yaratır. Zamanla kendi heykeline âşık olur ve Afrodit’e gidip ona böyle bir eş vermesini ister. Afrodit etkilenir ve Pygmalion’un heykelini canlandırır, ona ruh katar (1).


Özetle bu kehanet, hayatta neyi beklersek, neye inanırsak, onun gerçekleşme ihtimalinin daha yüksek olduğunu vurgulamaktadır. Benlik algınız da inançlarınıza göre şekillenebilir. Kişi kendinin başarılı biri olduğunu kabul ettiği ve inandığında, bunun gerçekleşme olasılığı artar çünkü bilinçaltında buna kanıtlar arar. Benzer olarak, biri kendisini başarısız, beceriksiz olarak tanımlıyorsa, kişi bunu doğrulayacak kanıtlar aradığı için, başarısız hissedeceği durumlar günden güne artabilir.


Öyle işte kimseler de söylemiyor, bak sen böylesin, bunu seversin. Geçen yaz demedin mi ayaklarımın arasına kum giriyor hiç hoşlanmıyorum kumdan, denizden diye. Sevmezsin çocukları tehlikeli bulursun, içten pazarlıklılardır, ne düşündükleri değişir dersin. Yok, bak şimdi de fısıltısız ünsüzleri sevmiyorum. Fısıltılarda bir ahenk var, kulağa hoş geliyor. Açmayın dersin şu müzikleri, kafam çekmiyor. Gençliğimdeydi o kasetler. Dön dolaş aynı soru, dön dolaş aynı yer: sahi, ben hiç ben oldum mu, lütfen söyleyiver.



KAYNAKÇA:

(1). Altunsoy, S. (2020, November 16). PYGMALION VE GALATEA’NIN HİKAYESİ | Sanata dair. Sanata Dair | Bir Sanat Tarihçisinin Paylaşımları. https://www.sanatadair.net/pygmalion-ve-galateanin-hikayesi/

(2). Aslan, E. (1992). Benlik Kavramı ve Bireyin Yaşamındaki Etkileri. Eğitim Bilimleri Dergisi, 4(4), 7–14. https://doi.org/10.15285/ebd.28772

Sarma Dergileri

Sosyal Medyada

Mucizelere Tanık Olabilirsiniz

  • Instagram
  • LinkedIn
  • Twitter

Mucizelere İnan

Gerçek Olsunlar

Her alandan yazarların buluştuğu Mucize Dergi'de hikayeler, makaleler ve ilham dolu içeriklere göz atın. Kendi yazınızı payla

© 2025 by Mucize Dergi

Moda yayılır

Yolculuğumuza Siz de Dahil Olun!

Mucize Dergi’de her fikir değerli, her ses duyuluyor. Aramıza katılın ve bu yolculukta birlikte yürüyelim!

Aramıza Katıldığınız için Teşekkürler :)

bottom of page